Sarı Kanatlar
Birkaç kanat çırpınışı koca gökyüzünde yankılanan.Başımı kaldırıp baksam
Hiçbir şey göremeyecek gibiyim ama
Kaldırım kenarına oturup beklemeli,
gözyaşlarını yalnız bırakmalı
bir gün bugün.
Huzur kaynayan cıvıl cıvıl
bir gün bugün.
En çok da bu canımı yakıyor,
dünya bana yas tutmuyor,
gözyaşlarımı silmiyor.
Dalga geçercesine alıştırıyor beni.
Yalnızlaştırıyor.
Eve gidip birkaç mum yakacağım,
saatlerce eriyen mumu izleyeceğim.
Yas tutacağım biraz.
Ama sonra güleceğim eğleneceğim.
Tam alıştığım da bir kuş tüyü düşecek gökyüzünden;
Avuçlarımın içine sığınacak.
Oldukça değersiz aslında ama
sonsuza dek kapayacağım avucumu,
kaçar korkusuyla
açıp orda mı diye kontrol dahi etmeyeceğim.
Bekleyeceğim orda olduğuna inanacağım.
Belki de çoktan rüzgarda savrulmuş bir hayaldi benim için
ya da
Tuttuğum yalnızca kederim ve gözyaşlarımdı.
Birkaç dua daha gökyüzüne karşı:
Öyle bir gün bugün.
Sensiz, bensiz hayalperest bir gün bugün.
Güneş her zaman tepedeydi ama
dünya bugün bi farklı,
birkaç fısıltı eksik daha az kanat çırpıyorsun:
Biraz daha az koşuşturuyorsun.
Daha az aklıma geliyorsun gibi bir gün bugün,
özlem dolu eceli bir cennet bahçesi misali. -Yağmur Kadıoğlu