Yas Sürecinde Çocuklarla İletişim
Hepimize geçmiş olsun öncelikle. Çok zor bir süreçten geçmekteyiz. Hep birlikte yaralarımızı saracağız umarım…
Bu yazımda bu süreçte çocuklara nasıl davranılması, bazı durumların nasıl açıklanması gerektiği hakkında girdiğim eğitimlerden öğrendiğim ve okuduğum kaynaklardan bilgilendiğim kadarıyla bu kaynaklara bağlı kalarak yazacağım. Çünkü oldukça hassas bir konu ve daha psikoloji öğrencisiyim, alanda uzman değilim. Bağlı kaldığım kaynakları da yazıya ekleyeceğim. O zaman başlayalım.
Zorlu olan bu süreçte bazı durumları çocuklardan saklamak isteyebilirsiniz, sorularını cevapsız bırakabilir veya geçiştirmeye çalışabilirsiniz. Ancak çocuğa durum hakkında bilgi verip ona açıklama yaparsanız çocuk davranışlarınızın sebebine anlam vermeye başlar. O yüzden çocukların sorularını geçiştirmektense oturup konuşmak, somut örnekler vererek açıklamak daha mantıklı bir seçim olabilir. Çocukların bu süreçte onların yanında olduğunuzu hissetmeye ihtiyaçları var. Özellikle ebeveynlerden birini kaybeden çocuklarda diğer ebeveyne bağlanma, sürekli yanında durmak isteme gibi durumlar bu süreçte normaldir. Çocuklara fiziksel olarak yakın olun, duygularını ifade etmesi için fırsat tanıyın, sorularını cevaplayın, onları dinleyin. Örneğin resim yapmasına fırsat verin ki çocukta kendini kendince ifade edebilsin. Açıklama yapmaktan kaçınmayın.
Bir kişinin öldüğünü çocuklara nasıl açıklamak gerektiği kısmında durmak istiyorum biraz daha. Öncelikle benim özellikle üzerinde durmak istediğim bir şey var: somut örnekler. Lütfen çocuğa ‘cennete gitti’, ‘yukarıdan seni izliyor’, ‘yolculuğa çıktı’, ‘uykuya daldı’ gibi cümleler söylemeyin. Çocuklar bunları tam olarak kavrayamayabilir ve ölen kişinin tekrar yanına gelebileceğini düşünebilir. Veya uykudan korkar hale gelebilirler. Daha somut örnekler vermelisiniz. Vücut fonksiyonlarıyla ilgili örnekler olabilir. Mesela bir daha yemek yiyemeyecek, konuşamayacak, oyun oynayamayacak gibi cümleler olabilir. Ve mutlaka çocuğa uygun bir dille ölüm nedenini de söylemelisiniz çünkü bu süreçte çocuklar kendilerini suçlamaya meyillidir. Benim yüzümden öldü, ben şunu dedim o yüzden öldü gibi şeyler düşünebilirler. Bu yüzden ölümün nedeni söylenmeli.
Çocuğun soruları cevapsız bırakılmamalı. Tekrar tekrar sorsa da cevap vermelisiniz. Çocuğun yaşına uygun açıklamalar yapmalısınız. Çocuğu dinlemeli; düşüncelerini açıklamasına, duygularına paylaşmasına, soru sormasına fırsat tanımalısınız. Ve onun güvende olduğunu, onun yanında olduğunuzu söylemeyi ihmal etmeyin.
Çocuklarda yas süreci farklı ilerleyebilir. Bazen hiçbir şey yokmuş gibi davranabilirler veya öfke patlamaları yaşayabilirler. Suçluluk hissedebilirler, içlerine kapanıp etraflarından kendilerini soyutlayabilirler. Şu an ki süreçte bu tepkiler normaldir. Bu tarz durumlarda neler yapabileceğinize dair bilgilerin olduğu Türk Psikologlar Derneği ve Unicef’in hazırladığı ‘Çocuklarda Yas Anne Baba El Kitabı’ var, internetten erişebilirsiniz. Ben de yazımın çoğu kısmını bu kitaba borçluyum. Orada çok daha detaylı açıklamalar mevcut, okumanızı öneririm.
Maalesef her birimiz zorlu süreçlerden geçiyoruz. Farklı yerlere farklı durumlara uyum sağlamaya çalışıyoruz. Bu süreçteki çocuklar üzerinde durmak istedim bu yazımda. Umarım faydalı olur. Çocuklar üzerinde durdum ama hepimizin psikolojik, fiziksel sağlığı çok önemli. Şu an ki tepkilerin çoğu anormal duruma verilen normal tepkiler. Ancak bu tepkiler ilerleyen dönemde hayatınızı çok fazla etkileyip sizleri işlevsiz hale getirirse mutlaka yardım alın. Yardım almaktan çekinmeyin lütfen. Hep birlikte atlatacağız umarım. Sağlığınızı, kendinizi, ruhunuzu ihmal etmemeye çalışın. Ortam el verdiği sürece günlük rutinlerinizi yapmaya çalışın. Özbakımınıza dikkat edin, sporunuzu yapın. Her gün hiç aksatmadan yaptığınız şeyler varsa onları devam ettirmeye çalışın. Bu çocuklar için de geçerli. Olabildiğince alıştığı, bildiği ortamlardan uzaklaştırmamaya çalışın. Eski düzenini devam ettirmeye çalışın. Yemek saati, oyun saati vb. düzenine geri dönün. Bunlar çocuğun güvende hissetmesini sağlar.
Umarım az da olsa bilgilendirici bir yazı olmuştur. Kendinize, sağlığınıza çok dikkat edin. Yardım almaktan çekinmeyin. Hep birlikte yaralarımızı sarıp yeni normale dönmek dileğiyle.
-Kübra Hökelek